
isimleri Başta gençler olmak üzere pek çok kişi haber almak, film izlemek ve müzik dinlemek için mobil cihazlarda internet tabanlı uygulamaları tercih etse de televizyon hala evlerin köşesindeki yerini koruyor. Ayrıca internet tabanlı uygulamalar yeni nesil akıllı televizyonlar ile entegre çalışabilmektedir. Peki "eğlence kutusu" olarak nitelendirilen televizyon nasıl icat edildi? Gelin birlikte bir göz atalım.
Televizyon kelimesi, Eski Yunanca'da "uzak"
anlamına gelen telos ile Latince "görmek" anlamına gelen Visio
kelimelerinin birleştirilmesiyle oluşturulmuştur. Televizyonu kısaca, bir
vericiden yayılan elektromanyetik dalgaların görüntü ve ses olarak görünmesini
ve duyulmasını sağlayan bir cihaz olarak tanımlayabiliriz. Geçmişte, dünyanın
her yerinden birçok insan hareketli görüntüleri uzak yerlere taşımak için
mücadele etti. Ancak John Logie Baird, Vladimir Zworkin ve Philo
T.Farnsworth'un televizyonun icadında öne çıkıyor.
İskoç mühendis John
Logie Baird ilk mekanik televizyonu 1925'te çok sayıda tekerlek ve parça ile
yaptı. Baird, tasarımında Alman mühendis Paul Nipkow tarafından 1894 yılında
icat edilen ve görüntüleri elektrik sinyalleri olarak iletmek için tarayan
delikli bir disk kullandı. Televizyona ulaşan sinyaller, cihazdaki ampulün
parlaklığını çok hızlı değiştiriyordu. Bu kurulumda hareketli delikler ve
değişen parlaklık bir araya geldiğinde küçük hareketli görüntüler ortaya çıktı.
Görüntüyü büyütmek için lensler kullanıldı. Ancak Baird'in tasarımı heyecan
verici olmasına rağmen titrek ve bulanık bir görüntü sağladı. Bu nedenle Baird,
"Televisor" adını verdiği cihazdan sadece 1000 adet satabildi.
Birkaç yıl sonra, Rusya doğumlu ABD'li mucit Vladimir Zworykin, görüntüleri ekranda görüntülemek için bir katot ışın tüpü geliştirdi. Philo T. Farnsworth ise Zwortkin ile televizyonun mekanik bir sistemden elektronik sisteme dönüştürülmesinde kendi görüntü tarayıcısını üreterek önemli rol oynadı.
Televizyonlar başlangıçta sadece siyah beyaz görüntüler verse
de ekranın fosfor tabakasıyla kaplanmasıyla görüntüler renklendi. Tüp
televizyon olarak da bilinen katot ışınlı televizyonlarda, katottan çıkan
elektron ışınları elektromıknatıslarla fosfor kaplı ekrana yönlendirilir.
Fosfor katmanına çarpan elektronlar ışık yaydığında ekranda bir görüntü oluşur.
Televizyona çok yakından bakarsanız anlamsız görüntüler göreceksiniz. Birkaç
adım uzaklaştığınızda görüntüler netleşmeye başlar. Bunun nedeni, ekranın
piksel adı verilen küçük karelerden oluşmasıdır. Bu pikseller kırmızı, yeşil,
mavi renkler ve bu renklerden elde edilen ara renkler ile aydınlatılır.
Piksellerin aydınlatılmasıyla oluşturulan resimler arka arkaya oynatıldığında
hareketli bir görüntü oluşur.
Günümüzdeki televizyonlarda katot ışınlı tüp yerine yeni nesil elektronik sistemler kullanılıyor. Televizyonlar gün geçtikçe daha parlak ve daha net görüntüler sağlarken çok daha ince olacak şekilde üretiliyor. Akıllı televizyonlarda artık internete girilebiliyor, üç boyutlu filmler izlenebiliyor ve mobil cihazlarla bağlantı kurulabiliyor. Gelecekte televizyonların çok daha etkileşimli hâle gelmesi bekleniyor.
İlk Televizyon Yayını
İlk normal ve yüksek çözünürlüklü
televizyon yayını 1936'da British Broadcasting Company (BBC) tarafından
başlatıldı, ancak daha önce farklı ülkelerde deneme yayınları yapıldı. Birinci
Dünya Savaşı nedeniyle televizyon istasyonları bir süre kapatılsa da savaş
sırasında geliştirilen radar gibi yeni teknikler televizyonu çok daha güçlü bir
araç haline getirdi.
Türkiye'de İlk Televizyon
Türkiye'deki ilk televizyon
yayınları İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) tarafından 1952 yılında
yapılmıştır. Başlangıçta üniversite bünyesinde yüksek frekans teknolojisi
öğrencilerine uygulamalı eğitim vermek amacıyla kurulan laboratuvarda yapılan
kapalı devre yayınlar, zamanla üniversite dışında da verilmeye başlandı.
Türkiye ve Sovyetler Birliği'nin ilk canlı yayını 12 Kasım 1961'de İstanbul'da
İTÜ TV tarafından yine bir futbol maçı ile gerçekleştirildi.
Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (TRT), 1970
yılında İTÜ TV Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden sonra hayatına son verdi ve bir
yıl sonra TRT yayın vericilerine devredildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder